“Atatürk 2. Dünya Savaşını önceden bildi” yalanı
1951 senesinde Amerika Birleşik Devletleri’nde çıkan “The Caucasus” adlı dergide, M. Kemal Atatürk’ün 27.09.1932 tarihinde ABD Genelkurmay Başkanı Mac-Arthur ile yaptığı ve Ikinci Dünya Savaşı başta olmak üzere dünyanın gelecekteki durumuna ilişkin kehanetini (!) içeren bir konuşmaya yer veriliyor. M. Kemal Atatürk’ün kehaneti söz konusu olur da Cumhuriyet gazetesi durur mu? Gazete, 8.11.1951 tarihli nüshasında bu konuşmayı okuyucularıyla paylaşıyor.
“Istanbul mutlaka fethedilecektir. Onu fetheden kumandan ne güzel kumandan; o ordu ne güzel ordudur!..”[1] diyerek Istanbul’un müslümanlar tarafından fethedileceğini hemen hemen sekiz buçuk asır öncesinden haber veren Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz dururken, M. Kemal’in bu “kehanetini” (!) dillerine dolayıp bunu bir iftihar ve itibar vesilesi addedenlerden kimseye hayır gelmez, ancak mizah dergilerine kapak olup tiraj rakamlarının artmasına katkı sağlamış olurlar, o kadar.
Bu konuşmada M. Kemal Atatürk güya, “Almanya’nın Ingiltere ve Rusya hariç olmak üzere, bütün Avrupa kıtasını işgal edebilecek bir orduyu kısa bir zamanda oluşturabileceğini, bundan dolayı savaşın 1940-46 yılları arasında başlayacağını…” söylemiş.
Reha Muhtar gibi, “vay anasını sayın seyirciler!” dediğinizi duyar gibiyim.
Tabii ATA’larının bu kehanetini okuyan bütün kemalistlerin koltukları kabarır ve Kemalizme olan imanlarını tazelerler. Ama kârlı çıkan yine ABD olur…
Neden mi?
Konuşmadan (!) bir bölüm daha aktaralım:
“Atatürk, Amerika’nın geçen savaşta olduğu gibi, bu savaşta da tarafsız kalamayacağını ve Almanya’nın ancak Amerika’nın karışması dolayısıyla yenileceğini de eklemiştir. Ve adeta kehanet derecesinde olan bu hayrete değer sözleri şöyle (DIKKAT ! ÖNCE KEMALISTLERIN NEFSI OKŞANIYOR, SONRA DA ZEHIR VERILIYOR) :
– Avrupa devlet adamları, başlıca anlaşmazlık konusu olan önemli siyasî konuları, her çeşit millî egoizmlerden uzak ve yalnız herkesin yararına olarak, son bir çaba ve tam bir iyi niyetle ele almazlarsa, korkarım ki felâketin önü alınamayacaktır. Çünkü, Avrupa sorunu Ingiltere, Fransa ve Almanya arasındaki anlaşmazlıklar sorunu olmaktan artık çıkmıştır. Bugün Avrupa’nın doğusunda bütün uygarlığı ve hatta bütün insanlığı tehdit eden yeni bir güç belirmiştir. Bütün maddî ve manevî imkânlarının hepsini birden, dünya ihtilâli amacı uğruna seferber eden bu korkunç güç, üstelik Avrupalılar ve Amerikalılarca henüz bilinmeyen yepyeni bir siyasî yöntem uygulamakta ve düşmanlarının en küçük hatalarından bile kusursuz olarak yararlanmasını bilmektedir. Avrupa’da ortaya çıkacak bir savaşın başlıca kazananı ne Ingiltere, ne Fransa, ne de Almanya’dır. Sadece Bolşevizmdir. Rusya’nın yakın komşusu ve bu ülkeyle en çok savaşmış bir millet olarak biz Türkler, orada gelişen olayları yakından izliyor ve tehlikeyi bütün çıplaklığıyla görüyoruz. Uyanan doğu milletlerinin anlayışlarını kusursuzca sömüren, onların millî isteklerini okşayan ve kinleri kışkırtmasını bilen Bolşevikler, yalnız Avrupa’yı değil, Asya’yı da tehdit eden başlıca güç durumunu almışlardır.”[2]
1932 yılında yapılan konuşmanın 1951’de yani “Soğuk Savaş” döneminde yayınlanması oldukça dikkat çekicidir. Böylece Bolşevizm (Komünizm) yani Rusya karşıtlığı, dolayısıyla ABD taraftarlığı M. Kemal’e de söylettirilerek, “meşruluk” kazanıyor. Yani bir yandan ABD söz konusu konuşmayı kendi çıkarlarına uygun bir şekilde yayınlarken, diğer yandan Kemalizm ideolojisi de M. Kemal’in “kehaneti”yle şarj ediliyor.
Halbuki dönemin gazeteleri tetkik edildiğinde Ikinci Dünya Harbi’nin çıkabileceğine dair birçok habere rahatlıkla tesadüf edilebilir. Nitekim 8 Kasım 1934 tarihli Akşam gazetesi, Rus “Izvestiya” gazetesinde neşredilen bir makaleyi “Dünya yeni bir harbe gidiyor” başlığıyla okuyucularına duyurmuştur.[3] Yani M. Kemal böyle bir şey söylemiş olsa bile, buna kehanet denilemez.
*
[3] no’lu dipnotla alakalı… Rus gazetesinden aktarılan “Dünya yeni bir harbe gidiyor” başlıklı makale. Sol tarafta…
***
Kaldı ki, M. Kemal Atatürk’ün Mac-Arthur ile yaptığı konuşmanın özeti 1 gün sonra, yani 28 Eylül’de resmi bir raporla Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Hikmet Bayur tarafından Içişleri Bakanlığı’na yazılmıştı ve bu raporda yazanlar yukarıdaki sözleri kesin bir şekilde yalanlıyor.
M. Kemal’in konuya ilişkin görüşleri resmi raporda şöyle aktarılıyor:
“Dünyadaki harp tehlikeleri mevzuu bahis olduğunda Gazi Hz.’leri önümüzdeki on sene zarfında cihanşümûl harbin hemen imkansız olduğunu söylemiş, fakat terki teslihatın (silahları bırakmanın) da esaslı olamayacağını, zira emniyetin teessüs etmemiş (yerleşmemiş) olduğunu ifade buyurmuşlardır.”[4]
*
Resimleri orjinal boyutunda görmek için üzerlerine tıklayınız
[4] no’lu dipnotta bahsi geçen resmi rapor
***
Görüldüğü gibi, M. Kemal Atatürk “Ikinci Dünya Savaşı başlayacak” demiyor, aksine, bunun “imkansız” olduğunu belirtiyor. Ayrıca raporda Bolşevizm (Komünizm) ile ilgili de tek kelime geçmemektedir.
Anlaşılan elin adamları, kemalistlerin “Atatürk” zaafının nasıl kullanılması gerektiğini çok iyi biliyorlar.
**********
KAYNAKLAR:
[1] Ahmed bin Hanbel, IV, 335; Buhârî, et-Tarihu’l-Kebîr, I (ikinci kısım), 81; et-Târihu’s-Sagîr, I, 341; Taberânî, el-Mu’cemu’l-Kebîr, II, 24; Hâkim, Müstedrek IV, 422; Heysemî, Mecmeu’z-Zevâid, VI, 219.
[2] ABD’de çıkan “The Causasus” dergisinden naklen (sözde Anti-emperyalist gazete) : Cumhuriyet Gazetesi, 8 Kasım 1951.
Ayrıca Türk Inkılap Tarihi Enstitüsü, (1981/sayfa 93 – 95) ve Atatürk Araştırmaları Merkezi (1989/sayfa 133 – 135) tarafından da yayınlanmıştır. (Yalanlar böyle yutturulmaya çalışılıyor.)
[3] Akşam gazetesi, 8 Kasım 1934, sayfa 2.
[4] Başbakanlık Cumhuriyet Arşivi Başbakanlık Muamelat Genel Müdürlüğü Kataloğu, Katalog Numarası: 0 30 10/1 3 1. Metin, Dâhiliye Vekâleti Kalemi Mahsus Müdüriyeti antetlidir.
Ayrıca bakınız;
Prof. Dr. Cemil Koçak, Radikal 2, (Pazar gazetesi), Sayı 532, 17 Aralık 2006.
**********
Kadir Çandarlıoğlu
**********
Alıntılarda şu şekilde kaynak belirtiniz:
*
*
Bir Cevap Yazın